Lekeli Zaman

                                          Ol değince olduran,
Öl değince öldüren,
Semaları direksiz durduran,
Ol doksan dokuz adıyla.

Lekeli zaman: Yanlışların doğrulara karıştırıldığı, doğruların bertaraf edildiği, yanlışların doğru gibi milletimize yutturulduğu, acıların unutturulduğu, gerçeklerin gizlendiği, hakkı söyleyenlerin gözlendiği, hakikati söyleyenlerin izlendiği, konuşması icap edenlerin susturulduğu, sustuğu, konuşmasını dahi bilmeyenlerin konuştuğu, konuştukça coştuğu, konuştuğu lafların boşluğu, boş lafların havada uçuştuğu, haçın hilale çattığı, hilalin gaflette yattığı, açılmanın sanat, örtünmenin kanaat olarak benimsendiği, teslimiyetçiliğin siyaset, taklitçiliğin meziyet olduğu, sahtekârlığın, dolandırıcılığın adının ticaret olduğu hainlerin sayın, sayınların hain muamelesi gördüğü lekeli bir zaman diliminde yaşıyoruz.Tıpkı Aşık Sümmani’nin ‘’Leke Var’’adlı hiciv şiirinde dile getirdiği bir dönemde yaşıyoruz.

Leke Var

Öyle asra geldi zamanımız, devrimiz
Her nereye baksan, her bir halde leke var.
Eğer yanlışımız, eğer doğrumuz
Doğru değil, her cihette leke var.

Ne talebe hocasına danışır
Ne hocalar doğrusunu konuşur
Usta hain, çırak yanlış çalışır
İşlediği zeneette leke var.

Sümmani neylesin bu haliyle
İş yürümez kalma kal ile
Hocalar mihrapta gönlü mal ile
Erkan bilmez cemaatte leke var.

Her nereye baksak kusur, leke var. Kusur, suç zamana yüklenir. Zaman idamlık mahkûm gibi ipe çekilir. Mesela derler ki; zaman sana uymasa sen zamana uy. Bu devirde yalansız iş olmaz. Devletin malı deniz, yemeyen domuz. Bu çağda örtünmek gericiliktir. Bu zaman da Avrupa’ya, Amerika’ya falana filana vb uymasan olmaz.

Bir insan olarak, bir Müslüman Türk olarak bizim bu misallere ve benzerlerine katılmamız mümkün değildir. Bu lekeli zaman diliminde kusuru yaşadığımız döneme, çağa, devire, asra yükleyerek aslı görevimizden kaçamayız. Bizler hep hakkı söyleyeceğiz, hep hakkı seveceğiz. Kusuru zamanda değil, kusuru insanlarda ve düşüncelerde arayacağız. Kusuru zamana yükleyerek kendi suçlarını gizlemeye çalışanlara diyeceğiz ki; devletin malı deniz, onu yiyenler ancak domuz. ‘’Ne Amerika, ne Avrupa ne de Çin her şey Müslüman Türk tarafından Müslüman Türk için’’ zamana direneceğiz, zamana uymayacağız.

Rahmetli M. Akif Ersoy’un ifade ettiği şu gerçeği asla unutmayacağız. ‘’Asra yemin olsun ki insan hüsran içinde. Ancak iyi amel işleyenler, birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye edenler asla kalmaz ziyan içinde’’. Bu sözler aynı zamanda Asr Süresinin meali niteliğindedir. Hatırdan çıkarmayacağız. Kusuru zamanda, devirde, çağda, asırda değil kendimizde arayacağız. Ahmet Şafii hazretlerinin dediği gibi ‘’Hep kusuru zamana buluruz. Oysa zaman konuşsa biz utanırız’’. Bizde şimdi zamanı bir konuşturalım. Zaman destanından sizlere birkaç hediye sunalım. Kusurları görelim ki kusursuz yaşamayı öğrenelim. Çünkü kusur bulmak çok kolaydır. Ne bilgi ister ne de yetenek. Lakin kusursuz yaşamak zordur. Zira hem bilgi ister hem de yetenek.

Zaman Destanı

Bağlandı Âlemi İslam’ın eli
Kurda kafa tutar keçi
Fareden korkar oldu keçi
Aslını kafese koydu çakal, tilki
Böyle böyle bir zaman geldi.

Hilal gaflette uyumaz yatar
Haç hilale durmaz çatar
Her yerde oluk oluk kan akar
Mümin donuk donuk bakar
Böyle böyle bir zaman geldi.

Herkes sorar bu hal nereye varacak
Yıkıldı kalmadı ne ev nede ocak
Hain doldu her köşe her bucak
Şehit düşer deste deste, kucak kucak
Böyle böyle bir zaman geldi.

Vazgeçildi küpten, ambardan
Fikir alınır bile yaddan
Uzaklaştı evlat, babadan
Adalet beklenir Nemrut’tan, Firavun’dan
Böyle böyle bir zaman geldi.

Bitmez davalar, davacılar
Şaşırmış hâkimler, savcılar
Suçlu suçunu saklar
Suçsuz suçludan korkar
Böyle böyle bir zaman geldi.

Kişiler esir oldu mala, hınca
Paslanmak düştü kında kılca
Harama da mubah der hoca
Münafıklarda gider Hacca
Böyle böyle bir zaman geldi.

Musul oğlu dile küstü dudak
Kurudu ağaç, kısırlaştı toprak
Ayaklar baş oldu, başlar ayak
Ne baş belli nede ayak
Böyle böyle bir zaman geldi.

Zaman bazen zehirdir, bazen panzehir, bazen ganimettir, bazen nimet. Vaktin sahibi zamanda gizlemiş nice hikmet. Ey sonsuz kudret sahibi, ey zamanın ve vaktin sahibi yüce Mevla dayanma gücü ver bize. Son verelim bu lekeli zamana.