Oku okuyabilirsen uyu uyuyabilirsen!

Bugünlerde hiç bir sivrisineğin o sinir bozucu sesiyle kulağınızın dibinde vızıldadığı yâhut kanınızı emmek için hiç ses çıkarmadan sinsîce gelip elinize, yanağınıza veyâ ensenize konduğu oluyor mu?
Tabiî ki olmuyordur; çünkü sivrisineklerin sivrisineklik yapabilmesi için zaman ve zemin müsâit değildir.
Sivrisineklerin arz-ı vücûd eyleyip tabiatının îcâbını îfâ edebilmesi için, havaların yeterince ısınması, yağmurun yağmadığı veyâ çok az yağdığı bataklıklarda epeyce kirli suların birikmesi, çöplüklerin onların üreyip kanatlanabileceği sıcaklıkta olması gerekir.
Zaman ve zemin müsâit hâle geldiğinde, özellikle gece karanlığında birçok mekânı sivrisineklerin topluca vızıldamasıyla oluşan ve insanda rahat-huzur bırakmayan bir uğultu kaplar; haydi bakalım okuyabilirsen oku, uyuyabilirsen uyu!

***

İnsan sûretindeki sivrisinekler de öyledir; elverişli ortamı bulduklarında şaşırtıcı bir hızla üreyip çoğalırlar, hem ferdî olarak insanda hem toplum olarak millette rahat- huzur bırakmazlar; onların en çok sevdikleri ortam ise medya bataklığıdır.
Onlar kalemlerini ve dillerini zehirli iğne gibi kullanır, ihtiyaç duydukları para ve şöhreti edinmek için millî bünyeye musallat olurlar.
Bildiğimiz sivrisineklerin kan emici olanları, dişi olanlarıdır; bir dişi sivrisinek, çiftleşebilmek ve oraya buraya çok sayıda yumurta bırakabilmek için vücud büyüklüğüyle bağdaştırılamayacak kadar bol miktarda kan emmek zorundadır. Şâyet bir kıyaslama yapmak gerekirse, bir sineğin emdiği kan miktârı, susamış bir insanın bir seferde 100-150 litre su içmesine muâdildir. O dişi sivrisineklerin kana doymaması gibi, insan sûretindeki sivrisinekler de paraya doymazlar. Milyonlarca insan ayda 1000 lira ile hattâ daha azı ile geçinmeye çabalarken, onlar ayda 100-150 bin liraya para demezler.
Sivrisineğin kanını emdiği insan ve hayvanlardan aldığı hasta edici virüsleri-mikropları yine kanını emmek için musallat olduğu diğer insan ve hayvanlara bulaştırdığı bilinmektedir ki, sarı hummâ, Nil hummâsı, sıtma, fil hastalığı, beyin iltihabı, grip virüsü, cilt hastalıkları ve birçok ateşli hastalık türü bunlar arasındadır.
İnsan sûretindeki sivrisinekler de beyinlerinde depoladıkları virüsleri-mikropları, rûhen özümseyip bağışıklık kazandıkları hastalıkları gazete sayfalarına pisleyerek, televizyon ekranlarında vızıldayarak insanlara bulaştırmaktan sık sık kullandıkları kendi tâbirleriyle “çok büyük keyif” alırlar. Kimi milletin dînine, kimi diline musallat olur, kimi örfüne, âdetine, kimi târihine hakâret eder. Etnik bölücülük, mezhep kavgası, çağdaş-çağdışı, ilerici-gerici sınıflaması, demokrat-darbeci yaftalaması gibi illetler hep onlar tarafından yaygınlaştırılır. İnsanlar arasında aslında mevcut olmayan kutuplaşmalar, düşmanlıklar, onların hep birlikte vızıldayarak çıkardığı o sinir bozucu uğultunun eseridir. Bu alanda kayda değer bir ‘başarı’ kazandıklarında ise sivrisinek olduklarını unutup kendilerini ‘arı’ hüviyetinde görmeye başlarlar; kendilerine arı gibi, oraya-buraya saçıp bulaştırdıkları pisliğe ise ‘bal’ gibi değer verilmesini isterler!
Bildiğimiz sivrisinekler kansız, şekersiz, glikozsuz, insan sûretindekiler ise dolarsız, avrosuz, riyalsiz yaşayamazlar.
Kezâ, bildiğimiz sivrisinekler fesleğen kokusunu sevmezler, insan sûretindekiler ise paranın üzerindeki Atatürk resminden rahatsız olurlar; çünkü Atatürk’ün ismi de resmi de onlara Türklüğü çağrıştırır ve onların rûhunda en az Churchill’inki, en az Makarios’unki, en az Sarkozy’ninki kadar korkunç bir Türk düşmanlığı vardır. Öyle olduğu içindir ki Atatürk’ün kendisinden de, Gençliğe Hitâbesinden de nefret ederler, öyle olduğu içindir ki “Varlığım Türk varlığına armağan olsun” diye biten Andın Türk yurdunda, Türk okullarında,Türk çocuklarına okutulmamasını sağlamak için and içmişlerdir, öyle olduğu içindir ki “Okul duvarlarından Atatürk’ün Gençliğe Hitâbesi kaldırılsın” diye vızıldayıp dururlar…

***

Şubat ayında bile ortalıkta onca insan süretinde sivrisinek vızıldarken, haydi oku okuyabilirsen, uyu uyuyabilirsen!…

Muhsin Küçük hakkında 110 makale
Av.Muhsin Küçük

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Lütfen görselin sonucu giriniz *