Şeytan Siyasetin Neresinde?

İnsanoğlunun şeytanla kavgası bitmez.

Keza insanoğlunun şeytanlıkları da yok olup gitmez.

Şeytanlaşan insanlar bile kendi sorumluluklarını kalkıp başkalarına, hiç olmazsa o zavallı şeytana yüklerler.

Değil mi ki şeytan mel`undur, Hakk`ın lanetine uğramış ve rahmet deryasından kovulmuştur.

Öyleyse vurun abalıya!

Derler ki, günlerden bir gün şeytanın yolu bir köye düşmüş. Keyfi yerinde olan şeytan, sırtını bir ağaca dayamış ve buzağısı kazığa bağlı olduğu halde ineğini sağan genç bir kadını uzaktan izlemeye başlamış.

Şeytan, kadını epeyce izledikten sonra yerinden kalkıp kazığa bağlı buzağının ipini biraz gevşetmiş. Buzağı bu, az ötede annesinin sütünün kovaya sağılmasını aç karnına izlemeye daha fazla dayanamamış. Buzağı yerinde debelendikçe boynundaki ip biraz daha gevşemiş ve sonunda yular hepten çözülmüş.

Koşarak annesini emmeye giden buzağı, süt kovasına çarpmış ve kovadaki bütün süt yere dökülmüş. Sağdığı süt ziyan olunca siniri tepesine çıkan genç kadın, eline geçirdiği odunu buzağının kafasına vurmasıyla yavru kanlar içinde yere yıkılmış. Yavrusuna saldırılmasına kayıtsız kalmayan inek ise bir tekmede kadını yere serip öldürmüş.

Uzaktan geçmekte olan kadının kayınpederi, ineğin gelinini öldürdüğünü görüp, elindeki tüfekle ateş ederek ineği öldürmüş.

Silah sesini duyan koca koşup gelmiş. Karısını yerde cansız yatar, babasını da elinde tüfekle görünce, belinden silahını çekip, tek atışta babasını öldürmüş.

Kısa bir süre sonra gerçeği öğrenen genç adam; bu kadar acıya dayanamayacağını düşünüp, bir kurşun da kendi kafasına sıkarak canına kıymış.

Bütün bu olayları bir kenardan izleyen şeytan;
“- Bu felaketi de bana yüklerler. Buzağının ipini gevşetmekten başka ben ne yaptım şimdi?” demiş.

Öyküyü iyice sindirdikten sonra günümüz siyasetiyle de uyuşan bu kıssadan şu hisseleri çıkarabiliriz:

Felaketler zincirini başlatacak ilk ivmeyi sağlayan gizli bir el her zaman muhakkak vardır.

Başkalarına musallat edilen belalardan ancak hakiki şeytan olanlar masun kalabilir.

Hırsızları suçlamadan önce kendi evimizde yeterli tedbirleri almamız gerektiğini unutmamalıyız.

İnsanlar bazen ettiğinden korkar, çoğu zaman da etmediğinden suçlanırlar.

CHP Genel Başkanı Deniz Baykal`ın yükselen siyaset grafiğinde uğradığı bu talihsiz kaza, siyasete belirleyici bir şeytan elinin değdiğini göstermektedir.

Ortada bir şeytan var ama neresinde olduğunu daha çok tartışacağız.

Allah dahili ve harici şeytanlardan siyasetimizi ve milletimizi korusun.

Selam ve saygılarımla…

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Lütfen görselin sonucu giriniz *