Kalır Mı? Kalmaz Mı?

-Atsız’a, Atsız’a Yoldaş’a ve Rasim Ekşi’ye ithaf olunur.-

Söz uçar, yazı kalır;

Bilmeyen ’’yazık!’’ alır.

Bahar, kış… mevsim döner;

San güzü, yazı kalır!…

Baki kalan hoş seda;

Ne dağ, ne yazı kalır!…

Bilge Kağan misali,

Taş yazıt kazı, KALIR!…

Söz uzun, binler desen;

Belki birazı kalır.

Ne kadar biriktirsen,

Sana pek azı kalır!…

Ambarda ölse horoz;

Çöplükte gözü kalır!…

Yel kayadan toz söker;

Kayanın özü kalır!…

Erken gelen baharın

Yarına tozu kalır!…

Büyükler doğru söyler;

Atalar sözü kalır!…

Alemde her şey öksüz;

Veysel’den sazı kalır!…

Gün geçer, gönül geçer;

Güzelin nazı kalır!…

Tadılmamış zevklerin

Damakta hazzı kalır!…

Ömür elde kaygan ip;

Kulun niyazı kalır!…

Nişan say, anıtlar dik;

Gah çöker, bazı kalır!…

Geçmez gönül darlığı,

Varlık marazı kalır!…

Haramın bahtı döner;

Kör oğlu, kızı kalır!…

Yüze değen nazarın

Gönülde izi kalır!…

Elbet sırlı aynanın

Gizemi, gizi kalır!…

’’Kün feyekün !’’ emrince,

Ne sizi, bizi kalır!…

Sanma hırlı, hırsızı;

Kirli, kirsizi kalır!…

Yıldızlar söner, tana

Çoban Yıldızı kalır!…

Çobandan armağandır,

Çamın sakızı kalır.

Hiç olur var-yok faslı;

Ne tat, ne sızı kalır!…

Nursuz evren kararır,

Hayalin hızı kalır!…

İlk yorum yapan olun

Bir yanıt bırakın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak.


*


Lütfen görselin sonucu giriniz *